Merhaba sevgili okuyucularım. Bugün sizlerle eminim ki hepinizin duyduğu, gördüğü, belki de edebiyat derslerinde işlediği o tarih kokan gölge oyunundan konuşacağız. Karşınızda HACİVAT VE KARAGÖZ OYUNU.
Hacivat ve Karagöz oyunu hakkında türlü görüşler, efsaneler dolanıyor. Peki bunlardan hangisi doğru? Gelin yakından inceleyelim ve bu oyunu öğrendiğimiz ilk ana, çocukluğumuza dönelim.
Hacivat ve Karagöz denilince ortaya nasıl oluştuğu hakkında çeşitli görüşler atılır. Uzun uzadıya yaptığım araştırmalar sonucunda mantığa ve gerçekliğe en çok yatan oluşumuyla; sizlere önce bu gölge oyununun tarihinden, ardından da biraz içeriğinden bahsedeceğim.
Hacivat ve Karagöz aslında iki kurgusal karakterdir derler ancak aslında durum tam tersidir. Karakterler gerçekten iki insandan ele alınmıştır. Oyunun ortaya çıktığı anda ise karakterler kendilerini değil, onların ölümüne çok üzülüp bu oyun fikrini oluşturan Şeyh Küşteri tarafından oluşturulur. Hacivat ve Karagöz’ün kim oldukları tam olarak soru işareti olsa da kendilerinin Osmanlı İmparatorluğu’nun başlarında, Osman Gazi ya da Orhan Gazi zamanında yaşamış oldukları söylenir. Kendileri iki camii inşaat işçileriymiş, ancak oyunlardan da anlayacağınız üzere sürekli işlerden kaytarır, bununla da yetinmezler diğerlerinin de çalışmalarını engellerlermiş. E haliyle camii inşaatı da uzadıkça uzarmış. Bir rivayete göre Orhan Gazi’ni bu inşaatın uzun sürmesine tepki gösterir, camii mimarının bu sorunun sebebi olarak Hacivat ve Karagöz karakterleri olan işçileri şikâyet eder. Sonrası malumunuz sevgili okuyucularım, ikisi de idam ettirilir. Ama gelin görün ki vicdanlı Sultan Orhan’ımız bu duruma sonradan pişman olur. Bu durumu gören ve aynı zamanda kendisinin de bu duruma çok üzüldüğü söylenen Şeyh Küşteri bu iki karakteri oyunlarda yaşatmaya karar verir ve işte böyle o unutulmaz kültür oraya çıkar.
Yıllar boyu bir oyun nasıl olur da hala oynanır hiç bıkılmadan usanılmadan? İşte böyle durumlarda bilmelisiniz ki tarihimiz kültürü yaşatmaya oldukça önem vermiştir. Şimdi ise gelin sizlerle biraz da oyunun içeriğinden bahsedelim.
Oyunun belirli yazılı bir metni yoktu. Genelde doğaçlama şeklinde yapılır, insanları da kahkahalara boğardı. Hacivat ve Karagöz oyununun temel içeriği gündelik sorunlar idi. Karakterler o günlerde yaşanan toplumsal sorunları komik bir dille ele alırdı. Zamanla konular oturmuş, karakterlerin belirli hareketleri, mizaçları, kıyafetleri ve benlikleri de tamamen oluşmuştu. Hatta zamanla konular yazılan kitapların konuları ile harmanlanmış ve kitapların gölge oyununa dönüşümünü ortaya çıkarmıştır. Karakterlerden cahil diye tasvir edilen Karagöz ve daha bilgili, eğitim görmüş olarak bildiğimiz Hacivat ele alır bir konuyu ve haydi bakalım durdurun durdurabilirseniz.
Oyunlar başlı başına gölge oyunu olarak yapılıyor, sadece konuşmalar var sanıyorsanız yanıldınız. Bu gölge oyunu içerisinde manileri ve musikileri de barındırıyor. Hem eğlendiriyor, hem bağlıyor kendine anlayacağınız. Ayrıca bu gölge oyunu sadece iki karaktere değil, bunların yanı sıra Kekeme, Arap Köle ve Yahudi, Çerkez, Zenne, Muhacir, Zeybek, Matiz (Deli Bekir), Tiryaki, Kayserili, Himmet Dayı, Acem ve pişboplar gibi çeşitli karakterler de ev sahipliği yapmıştır. Bu oyunun en önemli noktalarından biri bu karakterlerin görünüşlerinin daha ilk oyuna geldikleri an fark edilmesidir. Karakterler kendilerine özgü dış görünüşleri -kıyafetleri, duruşları, aksesuarları- sayesinde direkt olarak fark edilirdi.
Günümüzde hala daha devam eden bu oyunun nasıl oluştuğunu, içeriğini daha önce biliyor muydunuz? Peki sizler de benim gibi okurken çocukluğunuza döndünüz mü? Cevabınız evet ise hiç durmayın, içinizdeki çocuğa kulak verin ve yorumlarda buluşalım.