“Bizim gibi düşünmeyenler için ifade özgürlüğüne inanmıyorsak, buna inanmıyoruz demektir.” – Noam Chomsky
Sanatçılar eserleriyle kendi fikirlerini ifade etmeye çalıştıklarında, bu eserler sansürlenebiliyor, suçlanabiliyor ve hatta yasaklanabiliyor. İşte bu yazımda, tam da böyle bir durumda olan sanatçıların eserlerini bir araya getiren, çok özel bir müzeden bahsedeceğim: Museu de l'Art Prohibit.
Sansürlenen Eserlerin Bir Araya Geldiği İlk Müze
Barcelona'da bulunan Museu de l'Art Prohibit, sansürlenmiş, saldırıya uğramış ya da sergiden çekilmiş eserlerin bir koleksiyonunu sunuyor. Picasso, Abel Azcona, Andy Warhol, Ines Doujak, Robert Mapplethorpe, Tania Bruguera ve Banksy gibi ünlü sanatçıların yasaklanmış eserleri bu müzede bir araya geliyor.
Müzenin Kuruluş Hikayesi
2018 yılında ARCO fuarında, koleksiyoncu Tatxo Benet, sanatçı Santiago Sierra'nın Contemporary Spain'deki Siyasi Mahkumlar adlı eserini satın aldı. Ancak, eserin sahibi olduktan sadece birkaç saat sonra, galerisi eseri standından geri çekti. "Siyasi mahkumlar" olarak tanımlanan bu eser, sergideki ziyaretçilerin karşılaşmaması gereken bir şey olarak sansürlendi. İşte bu olay, yıllar sonra oluşacak olan benzersiz koleksiyonun temellerini attı.
Beş yıl sonra, sansür, iptal ve çeşitli saldırılara uğramış eserlerden oluşan bu koleksiyon, Museu de l'Art Prohibit (Yasaklanmış Sanat Müzesi) adıyla bir araya geldi. Müze, Barcelona'nın Eixample semtindeki tarihi Casa Garriga Nogués binasında açıldı. Bu bina, 1899-1901 yılları arasında Enric Sagnier i Villavecchia tarafından tasarlanmış olup, müze için eşsiz bir ortam sağlıyor. İşadamı ve gazeteci Tatxo Benet'in önderliğinde kurulan müze, Francisco de Goya, Gustav Klimt ve Pablo Picasso gibi sanatçılara ait yaklaşık 200 eseri barındırıyor.
Müzenin Misyonu
Museu de l'Art Prohibit'in 2000 metrekarelik alanı, sergilenen eserlerin skandal yaratıcı doğasını ve aynı zamanda ironik, düşündürücü, keskin ve özgürleştirici, eleştirel ve güçlendirici yönlerini evreler halinde sunan bir yolculuğa davet ediyor. Ziyaretçilere sunulan dijital araçlar, ziyaretçi deneyimini genişleterek, galerilerin ötesine geçiyor ve sansür vakalarını sanal bir müze keşfeder gibi keşfetmelerine olanak tanıyor.