Merhaba Sevgili Okuyucularım,

Hepimizin bildiği üzere Retinol kullanımı çok sıklıkla karşılaşıyoruz. Ancak retinol kullanımında birçok soru işareti var. Şimdi retinol kullanımı hakkında detaylarıyla sizlere aktaracağım.

Retinolün aslında ne olduğunu öğrenmek gerek.  Şöyle ki retinol, A vitaminin farklı bir formu olarak biliniyor. A vitamininin vücuttaki işlevi gereği yenilenme ve onarıma katkı sağlayan bu bileşen, bu sayede aşağıdaki pek çok cilt problemine karşı güçlü çözümler sağlayabiliyor. Retinol denildiğinde akla ilk olarak kırışıklıklar gelse de aslında çok daha geniş bir kullanım alanı var. Leke görünümünü azaltıyor, cildi yeniliyor ve daha parlak bir görünüm sağlıyor. Ölü hücre birikimini önleyerek gözeneklerin tıkanmasını engelliyor ve cildin temizlenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca sebum dengesini düzenleyerek akne oluşumunun önüne geçiyor.

Retinol Nasıl Kullanılır? Nelere Dikkat Etmelisiniz?

Retinol sürmeden önce cildinizin tamamen temiz olduğundan emin olun. Uygulama sırasında birkaç damla retinolü ince bir tabaka halinde yüzünüze ve boynunuza nazikçe yayabilirsiniz. Eğer retinol krem kullanıyorsanız, bezelye büyüklüğünde bir miktar yeterli olacaktır.

Retinol krem ya da serumu ilk kullanımlarda hassasiyet, kızarıklık ve kaşıntı gibi sorunlar görülebilir ancak cilt alıştıkça bu sorunlar da zamanla azalır. Retinol serumun yan etkileri birçok kişi için korkutucu olabiliyor. Ürünü kullanmaya başladıktan birkaç hafta sonra yan etkiler oluyor. Hatta bazı durumlarda daha uzun süreler boyunca gözlemlenebiliyor. Özellikle hassas ciltlerin bu konuda oldukça dikkatli olması gerekmektedir. Eğer ilk kez kullanacaksanız, daha düşük içeriğe sahip olan ürünler tercih edilmelidir. Bu sayede cildin vereceği tepki en aza inmiş olursunuz. Başlangıçta önerilen genelde haftada iki kez kullanmak ve kullanım sıklığını zamanla arttırmaktır. Böylece cilt retinolü tolere eder ve zaman alışır.

Diğer merak konusu olan etken ise yaş. Cilt gelişimi 20’li yaşlara kadar devam ettiği için retinolün çok erken yaşlarda kullanılması pek önerilmez. Ancak kırışıklık önleme etkisiyle 35 yaş itibariyle kullanım olur. Tabii ki bu bir kural değil. Akne ve leke problemleri yaşayanlar için 20’li yaşlarda da retinol kullanımı yaygınlaşmaya başladı.

Retinolü Hangi İçeriklerle Kullanabilirsiniz, Hangilerinden Uzak Durmalısınız?

Retinol serum kullanırken cildimizi olabildiğince güneşten korumaya özen göstermek gerekiyor. Bu yüzden gece serumu olarak kullanabilir. Serumu kullanmaya başladığınızda cildinizde soyulma ve dökülme gibi etkiler görebilirsiniz. Bu gayet normal bir durumdur. Retinol kullanırken bazı içeriklerden kesinlikle uzak durmalısınız.     C vitamini, salisilik asit ve glikolik asit gibi güçlü asitleri retinol ile aynı anda kullanmak cildinizi tahriş edebilir. Aynı şekilde, AHA ve BHA gibi asitlerle birlikte kullanımı da önerilmez. Fakat, Hyaluronik asit harika bir eşleşmedir. Retinolün ciltte yarattığı kuruluk hissini azaltarak cildinizi nemli ve dolgun tutar. Niasinamid de retinol ile uyumlu çalışarak cilt bariyerinizi güçlendirir ve etkileri destekler. Ancak egzama veya roza gibi cilt rahatsızlıklarınız varsa retinol kullanmadan önce mutlaka bir uzmana danışmalısınız.

Sonuç olarak, retinol doğru kullanıldığında cildinize iyi gelebilir. Sabırlı olun, cildinizi gözlemleyin ve rutininizi ona göre şekillendirmek önemlidir. Benim cildim akneye meyilli olmasına rağmen hala retinol kullanmaya başlamadım. 

Peki siz retinol kullanıyor musunuz? Deneyimlerinizi paylaşmak için yorumlarda buluşalım!

Yeni yazılarda görüşmek üzere, sağlıklı ve güzel günler !