Kunduzlar baraj yapar, karıncalar tünel kazar. Arılar kovan yapar, örümcekler ağ örer. İnsanlarsa blog yazar. Arada sırada da benim çok anlamadığım sebeplerden dolayı hayal bile edemeyeceğim şeyler yaparlar.
Kunduzlar tarafından yapılmış en büyük baraj yaklaşık 800 metre uzunluğunda. 800 metrelik koşuda Dünya rekoru sahibi olan David Rudisha 2012 yılında bu mesafeyi 1 dakika 40.91 saniyede koşmuştu. Bu kunduzların ne kadar da harika bir iş çıkardıklarını anlatmak için verebileceğim bir diğer örnek inşası 2010 yılında tamamlanan Burc Halife. Bu harika yapı 826 metre, neredeyse baraj kadar.
Teknolojiyle ilgili bir yazı için garip bir giriş biliyorum fakat size sorarım, bu kunduzlar yırtıcılardan korunmak için böyle bir baraj yaparken biz insanlar ne oldu da 500 metre çapı olan bir anten inşa ettik?
Bahsettiğim anten “Beş yüz metre açıklıklı Küresel Radyo Teleskop” namıdiğer Tianyan yani semanın/cennetin gözü. Çin'in güney batısındaki Guizhou eyaletinde bulunan bir radyo teleskobudur kendisi. Herhangi bir radyo teleskobu da değil ha, gezegenimizin en büyük tek çanaklı radyo teleskobudur! Pulsar gözlemi, yıldızlararası molekül tespiti, büyük ölçekli nötr hidrojen tespiti ve belki de uzayda bizim gibilerle iletişim kurmaya çalışmak gibi benim kafamın çok da basmadığı işlemler için yeryüzüne dikilen Dünya harikasının 4500 panelden oluşan bir yüzeyi var ve bu yüzey hareket edebiliyor.
İnşasına 2011’de başlanan bu dev anten ışıkla ilk buluşmasını 2016 yılında yaşamış ve 3 yıl süren deneme-ayarlama evresinin ardından 2020 yılında tamamen çalışır durumda olduğu ilan edilmiş. İlk keşfini ise bu tarihten önce 2017’de 2 adet pulsarı tespit ederek yapmış. Çok önemli bir şey olsa gerek ki inşa edildiği yerdeki 65 kişilik bir köy tamamen başka bir yere taşınmış ve 5 kilometre çapında yaşayan 9,110 kişi de “radyosuz bölge” yaratılması için yerlerinden edilmiş. Herhalde koskoca Çin’de başka müsait yer bulamamışlar çünkü bu bahsettiğim işlem için Çin yoksulluk fonundan 269 milyo dolar harcamış. Teleskobun maliyeti ise yalnızca 180 milyon dolar.
Bu cihazın yararlarını anlayabilecek bilgi birikimine sahip olmadığımı itiraf etmeliyim ancak bu kadar uğraş, kaynak ve süreç boyunca yaşanan sıkıntıları düşünüyorum ve soruyorum ki eğer bir gün olur da uzaylılarla iletişime geçersek acaba bizim bunun için neden bunca zahmete girdiğimize bir anlam yükleyebilecekler mi? Gerçekten orada bir yerlerdeyseler onlar bizim için neler yapıyor?